kalb-i selim
Bu hutbemde – Kur’an-ı Kerimin ifadesiyle – ne malın ne de evladın fayda vermeyeceği mahşer gününde bizi kurtaracak “Kalb-i Selîm”den, tertemiz bir kalpten bahsetmek istiyorum değerli müminler.
Kalb-i Selîm; “Allah’a saygının bütün saygıların üstünde olduğu, dünyaya ve fani değerlere kapılıp kalmayan kalp” demektir. Ahirette kurtuluşun çaresi kalb-i selîmdir.
Hz. İbrahim’in, Kur’an-ı Kerim’de nakledilen şu duasına lütfen dikkat edelim:
“İnsanların yeniden dirileceği o kıyamet gününde beni mahcup etme Yâ Rabbi! Öyle bir gün ki, o gün ne malın faydası var nede evladın. Yalnızca Allah’a kalb-i selîm ile gelenler kurtulacak o gün.”[1]
Maddi boyutuyla kalp, insanda kan ve can merkezidir. Mânevi boyutuyla ise imanın, faziletlerin, sevgi ve saygının merkezidir.
Selîm bir kalbe kavuşmanın ve onu korumanın ilk şartı Allah’a kul olduğumuzu bilmek ve buna uygun bir gönül dünyasına, hayat çizgisine sahip olmaktır. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “Sizi yaratan, sonra rızıklandıran, sonra öldüren, sonra da diriltecek olan Allah’tır.”[2] Bizi yaratana ve yaşatana kulluk bizim borcumuzdur.
Aziz Kardeşlerim!
Kalbi selamete ulaştırmanın diğer bir şartı da Allah’ın daima bizimle beraber olduğunu bilmektir. Bu, Allah tarafından murakabe edildiğimiz, yalnız ve başıboş bırakılmadığımız anlamına gelir. Nitekim Kur’an’da “Nerede olursanız olun, O sizinle beraberdir”[3] buyrulmaktadır.
Kur’an ve Hadislerde kalbin körelmesinden de söz edilir. Kalbin körelmesi, imandan mahrum kalması demektir. Mesela bir ayette, “…gerçek şu ki, gözler kör olmaz, lâkin göğüsler içindeki kalpler kör olur”[4] buyrulmaktadır.
Yine Kur’an’da hassas, yufka ve temiz kalplerin[5] yanında, taş gibi katılaşmış, kirli, paslı ve kilit vurulmuş[6] kalplerden de söz edilir.
Muhterem Müminler!
Mutluluklar iyiliklerde, iyilikler ise kalplerdedir. Sevgili Peygamberimiz, bir soru üzerine “İyilik, kalbe huzur veren ve kalbi rahatlatan, günah ise gönlü tırmalayan şeydir” [7] buyurmuştur. Kalb-i Selîm hakikatin şaşmaz pusulasıdır.
Değerli Kardeşlerim!
Nitekim Rasulüllah Efendimiz “Başkaları başka fetva verseler de sen kalbine danış”[8] buyurmuştur. Kalb-i Selîm, mümin kalptir. Onun diğer adı da gönüldür. Müslüman gönül insanıdır, kırmaz, incitmez. İyiliği Allah için yapar, karşılık beklemez. Onun kalbi sevgi, iyilik ve merhamet yeridir.
Kalb-i Selîm; “Allah’a saygının bütün saygıların üstünde olduğu, dünyaya ve fani değerlere kapılıp kalmayan kalp” demektir. Ahirette kurtuluşun çaresi kalb-i selîmdir.
Hz. İbrahim’in, Kur’an-ı Kerim’de nakledilen şu duasına lütfen dikkat edelim:
“İnsanların yeniden dirileceği o kıyamet gününde beni mahcup etme Yâ Rabbi! Öyle bir gün ki, o gün ne malın faydası var nede evladın. Yalnızca Allah’a kalb-i selîm ile gelenler kurtulacak o gün.”[1]
Maddi boyutuyla kalp, insanda kan ve can merkezidir. Mânevi boyutuyla ise imanın, faziletlerin, sevgi ve saygının merkezidir.
Selîm bir kalbe kavuşmanın ve onu korumanın ilk şartı Allah’a kul olduğumuzu bilmek ve buna uygun bir gönül dünyasına, hayat çizgisine sahip olmaktır. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “Sizi yaratan, sonra rızıklandıran, sonra öldüren, sonra da diriltecek olan Allah’tır.”[2] Bizi yaratana ve yaşatana kulluk bizim borcumuzdur.
Aziz Kardeşlerim!
Kalbi selamete ulaştırmanın diğer bir şartı da Allah’ın daima bizimle beraber olduğunu bilmektir. Bu, Allah tarafından murakabe edildiğimiz, yalnız ve başıboş bırakılmadığımız anlamına gelir. Nitekim Kur’an’da “Nerede olursanız olun, O sizinle beraberdir”[3] buyrulmaktadır.
Kur’an ve Hadislerde kalbin körelmesinden de söz edilir. Kalbin körelmesi, imandan mahrum kalması demektir. Mesela bir ayette, “…gerçek şu ki, gözler kör olmaz, lâkin göğüsler içindeki kalpler kör olur”[4] buyrulmaktadır.
Yine Kur’an’da hassas, yufka ve temiz kalplerin[5] yanında, taş gibi katılaşmış, kirli, paslı ve kilit vurulmuş[6] kalplerden de söz edilir.
Muhterem Müminler!
Mutluluklar iyiliklerde, iyilikler ise kalplerdedir. Sevgili Peygamberimiz, bir soru üzerine “İyilik, kalbe huzur veren ve kalbi rahatlatan, günah ise gönlü tırmalayan şeydir” [7] buyurmuştur. Kalb-i Selîm hakikatin şaşmaz pusulasıdır.
Değerli Kardeşlerim!
Nitekim Rasulüllah Efendimiz “Başkaları başka fetva verseler de sen kalbine danış”[8] buyurmuştur. Kalb-i Selîm, mümin kalptir. Onun diğer adı da gönüldür. Müslüman gönül insanıdır, kırmaz, incitmez. İyiliği Allah için yapar, karşılık beklemez. Onun kalbi sevgi, iyilik ve merhamet yeridir.
Konular
- Teheccüt namazı ne zaman kılınır?
- Teheccüd namazı nasıl kılınır?
- Teheccüd namazıyla ilgili ayet ve hadisler
- Tesbih namazı nedir?
- Tesih namazı tek başına kılınabilir mi?
- Tesbih namazı nasıl kılınır?
- Tesbih namazı ne zaman kılınır?
- Tesbihlerde yanılma durumunda sehiv secdesi yapılır mı?
- Tesbih namazından sonra yapılacak duada dikkat edilmesi gerekenler
- Tesbih namazı ile ilgili hadisler
- Esmaül Hüsna Sırları
- Kur'an Okumaya Başlamadan Önce Okunacak Dua
- Yemek Duası
- Kadir Gecesi Peygamber Efendmizin(SAV) Okuduğu Dua
- Kadir Gecesi Okunacak Türkçe Dua
- Resûlullah Efendimiz’in (s.a.v.) Evinden Çıkarken Okuduğu Duâsı
- Vesvese için Okunacak Dua
- Bereket için Okunacak Dua
- Oruç Duası
- Üzüntü ve Sıkıntı Anında Okunacak Dua
- Namazı Bitirince Okunacak Dua
- Nazara Karşı Okunacak Sureler
- İbrahim (as)'ın Duası
- Sınavlarda Başarılı Olmak için Okunacak Dualar
- Abdest Alınırken Okunacak Dua
- Peygamber Efendimizden (SAV) Kapsamlı Bir Dua
- Nikah Duası ve Anlamı
- Kabeyi Görünce Okunacak Dua
- Tövbe ve İstiğfar Duası
- SABRIN FAZİLETİ VE SABIRLI İNSANLARIN MÜKÂFATI